29 Kasım 2008

SOSİSLİ MAKARNA

  • Bu aralar işyerinde işlerim çok yoğun olduğu için ziyaretleri aksatabilirim şimdiden affedin beni. Ama işleri toparlayıp en kısa zamanda aranıza dönmek istiyorum hepinize kucak dolusu sevgiler gönderiyorum mutlu bir hafta sonu geçirmeniz ve mutlu bir haftaya merhaba demeniz dileğiyle...

  • Pasta börek işine birazcık ara verip yemeklerimize dönelim. Pilavıda makarnayıda sade sevmeyen biri olarak pilavlarımı da makarnalarımı da bol çeşitli yaparım.. O günkü ruh halime göre çeşitlendiririm desem daha doğru olur.. İşte yine son ruh halimi yansıtan bir makarna... Sosis ve kimyonun enfes birleşiminin makaraya çok yakıştığını düşünüyorum .. Biz afiyetle yedik ee şimdi sıra size..

SOSİSLİ MAKARNA


Malzemeler :

1 Paket makarna
5-6 uzun sosis
Maydanoz
2 domates
1-2 kaşık tereyağ
1 çay kaşığı kimyon
1 çay kaşığı karabiber
Beyaz peynir

  • Makarnalarımız tuzlu ve zeytinyağı damlatılmış kaynamış suda haşlanarak süzülür ve soğuk suyun altına tutulur ( yapışmaması için)
  • Diğer tarafta terayağmız tencerede eritilir.Kabukları soyulum rendelenmiş yada robota çekilmiş domatesler eklenerek domatesler suyunu çekip sos haline gelene dek pişirilir. Ardından küp küp doğradığımız sosisler ilave edilerek sotelenir..Ocağımızın altı kapatlarak maydanozumuz ve baharatlarımız ilave edilir ..
  • Makarnamız servis tabağına alınarak üzerine hazırladığımız sos dökülüp en üstede küp küp doğradığımız peynirler ilave edilerek maydanoz serpilir servise sunulur ve aifyetle yeniiir.

26 Kasım 2008

PATATESLİ SUCUKLU MİLFÖY

  • Eminim hepimizin dolabında zor anlar için kurtarıcı olarak saklanmış milföy hamurunuz vardır.. Benim dolaptan hiç çıkmaz da kendileri :) İşte size milföyden yapılmış çok güzel bir börek.. İç harcıda oldukça doyurucu olan bu böreği denemenizi tavsiye ederim..
  • Sözü çok uzatmadan hemen tarife geçiyorum. Hepinize mutluluklar ve sevgiler

Malzemeler :
1 paket milföy hamuru
3 patates
1 orta boy soğan
1/2 su bardağı sıvıyağ
1/2 sucuk
1 çay kaşığı kimyon
Tuz, Karabiber
1 Yumurta sarısı
Susam , çörekotu
  • Milföy hamurumuzu dolaptan çıkartıp yumuşamasını sağlayalım..

  • Milföylerimiz yumuşarken bizde iç harcımızı hazırlayalım.Soğanımızı ince ince doğrayıp sıvıyağ döktüğümüz tavamızda soğanlar iyice pembeleşene dek kavuralım sonra küp küp doğradığımız sucuğumuzu ilave edip güzelce kavurmaya devam edelim.
  • Hazırladığımız karışıma baharatlarımızı ve tuzlu suda haşladığımız patateslerimizi rendeleyip ekleyelim 5 dakika daha ocakta tutup ocağın altını kapatalım.. İç harcımızı soğumaya bırakalım..

  • Yumuşayan milföylerimizin orta kısmına uzunlamasına harçtan koyup sağlı sollu kapatıp iki ucunu çatalla şekillendirip kat kısmı alta gelecek şekilde yağlı kağıt serilmiş tepsiye dizelim üzerine yumurta sarısı susam ve çörekotu serpip önceden ısıtılmış 180 derece fırında üzerleri kızarana dek pişirelim.

  • Bu tarifim yine P.D.Ç.S.E. 30'a ev sahibeliği yapan sevgili Susamçörekotu ablama gitsin Kolay gelsin sevgiler...

24 Kasım 2008

KENDİSİ KÜÇÜK , ANLAMI BÜYÜK BİR TARİF

  • Herkese mutlu bir hafta diliyorum..Herşey gönlümüzce olur inşallah...
  • Bu anlamlı günde tüm öğretmenlerimizin öğretmenler gününü kutluyor bu zor ve meşakat isteyen bu görevde hepsine başarılar diliyorum...


  • Şimdi size vereceğim tarif bana ait değil... Sevgili kızım hazalıma ait. Bana süpriz hazırlamış yavrum . Evdeki tüm apsta malzemelerinin yerini benden iyi bilir ... Neye ne koyacağıma bile karışır o derece meraklıdır bu pasta yapma işine..Bir kaç sefer kendisinide işe koşunca eee cesaretlendi yavrum.

  • Hafta içi işten geldim "anne sana bi süprizim var ... Ama süprizi hazırlamam için yardımına ihtiyacım var yardım edermisin" dedi . Bende tamam dedim ne istiyorsun

  • "Şimdi bana büsküvi , muz , fındık içi , elmalı pastaya koduğumuz tozdan ( tarçın) bide kekin üzerine koyduğumuz beyaz şeyden ( hindistan cevizi ) :)) verirmisin ...Bende verdim tüm malzemeyi " tamam anne şimdi sen beni izle dedi" .

  • Bende bu arada makine elimde bekliyorum. Aşama aşama çektim resmini sonucu görünce " hazalcım bunları blogumda yayınlayayımmı dedim " Elbette anne yayınla bende arkadaşlarıma göstereyim dedi".. Bu yaşta benden meraklı internete ve bloglara. Hatta arkadaşlarıyla oyun oynarken " benim blog adresim şu senin bloğun adresi ne " gibi diyalogları oluyor. Ölüyorum gülmekten :))
  • Büsküvileri kırdı unufak etti ,içine muzu ekledi sonra fındık içi, tarçın ekledi ve güzelce yoğurdu...En son olarak ta hindistan cevizine bulayıp

  • " al anne süprizin hazır beğendinmi dedi "
  • "Beğenmemmi öyle mutlu oldum ki anlatamam size.. Eee kız annesi olmak ayrı bişey...Kızlar daha düşünceli oluyor sanki...

  • Bu minik ellerden böyle kocaman bir süprize kimse hayır demez heralde..

  • Bu tarifi okuldaki aşçı ablasından öğrenmiş ... Aşçı ablası bazen bunu yapıyormuş çocuklara çocuklarda seve seve yiyormuş.. Eeee ben bile sevdiğime göre çocuklar nasıl sevmesin.


  • Ellerine ve o koca yüreğine sağlık meleğim.. Güler yüzün hiç solmasın . Annen sana kurban olsun...

22 Kasım 2008

HİNDİSTAN CEVİZLİ KEK , P.D.Ç.S.# 30

  • Günaydınlar efendiiim ;Bu cumartesi gününde çalışmak zorunda olmak çok kötü bir duygu . Evde herkes mışıl mışılken sen kalk işe gel adaletmi bu :(( Zaten işyerinde tonla iş beni bekliyor...
  • Herkeste bir pazartesi sendromu olurya bendede cumartesi sendromu var... Cumartesi sendromunu üzerimden atamadığım için pazartesi sendromunun keyfini süremiyorum :))
  • Annem 1 aydır istanbuldaydı nihayet dün akişam gelebildi.Hazal anneannesini çok özledi onunla her telefonda görüşmesi bir ağlama kriziyle son bulyordu. Anneanne seni çok özledim deyip feryat figan ağlıyordu susturabilene aşkolsun. Tamam ağlama anneannen gelicek dediğimizdede
  • "yaa siz anlamıyormusunuz ben anneannemi çok özledim dayanamıyorum artık gelsin " deyip hem bize sayıyor hemde ağlamaya devam ediyordu.
  • Pazartesi gününden beri "anneannemin gelmesine 5 gün kaldı -4 gün kaldı -3 gün kaldı ......... " deyip günleri sayıyor resmen.. Eeee günler bitti sıra saatleri saymaya gelince artık patlama noktasına geldi hazal... Onca günü sayıp bitirdi 3 saati bitiremedi yavrum..
  • Aahhhh görmeniz lazım o uçağın pilotuna neler saydı
  • "beceriksiz pilot kaç saattir getiremedi şu uçağı "
  • "ne kadar yavaş sürüyo bu pilot uçağı şikayet edecem onu"
  • "bu kadarda geç kalınırmı özelyen var bekleyen var "
  • "allah bilir eski uçak kullanıyor eski uçaklarda hiç hızlı gitmez" vaay bak sen bilmişeee
  • bunun gibi bir sürü diyalog gelişti evde artık son raddeye gelmişti.. Konuşmaktan ve beklemekten yorgun düştüğü anda anneannesi çıkageldi. Şaşırdı ne yapacağını bilemedi anneanne deyip sarıldı boğazına ayırabilene aşkolsun ... Düşünün yani bize anneme hoşgeldin deme fırsatı bile vermedii.... Eeee bu kadar hasret neticesinde haliyle anneannesinde kaldı hazal. Biz giderken de anne ben bir kaç gün anneannemde kalıcam dedi...
  • Bu kadar anneanne torun muhabbetinden sonra söz nasıl bir tarife bağlanırki...En iyisi "tatlı konuştuk tatlı yiyelim" deyip tarife geçmek. Buyrun bakalım size mis gibi bir hindistan cevizli kek
HİNDİSTAN CEVİZLİ KEK

Malzemeler:
5 yumurta
2 su bardağı toz şeker
1 su bardağı sıvıyağ
1 su bardağı yoğurt
1 limon kabuğu rendesi
1 limonun suyu
1 çay bardağı hindistan cevizi
1 Paket kabartma tozu
1 paket vanilya
2-2,5 su bardağı un
Üzerine
Bolca hindistan cevizi
  • Yumurtalar ve şeker mikserle köpürünceye dek çırpılır. Ardından sıvıyağ , ve yoğurt eklenip tekrar çırpılır.
  • Ayrı bir kapta elediğimiz un ve kabartma tozu iyice karıştırılır. ( Un ve kabartma tozu elenince kek çok daha güzel kabarıyor . Önce 2 bardak unu ekleyin kıvamına göre yarım bardak daha ekleyebilirsiniz )
  • Yumurta , şeker yağ ve yoğurt karışımına sırasıyla limon suyu, limon kabuğu, hindistan cevizi ve vanilya eklenir daha sonra un ve kabartma tozu ilave edilerek tahta bir kaşıkla karıştırılarak kek hamuru hazır hale getirilir ( Katı olmayan akışkan bir kek hamurumuz olacak) . Yağlanmış kek kalıbına dökülerek önceden ısıtılmış 180 derece fırında pişrilir.

Bu tarifim yine P.D.Ç.S.E. 30'a ev sahibeliği yapan sevgili Susamçörekotu ablama gitsin Kolay gelsin sevgiler...

20 Kasım 2008

MUTLU YILLAR BANAAA ....:))



Bugün benim doğum günüüüm :) Eveet eveet bir yaş daha büyüdüm.. Büyüdüm diyorum dikkatinizi çekerim yaşlandım demiyorum ona göreee :))


Eskiden doğum günüm olduğu zaman bayılırdııım.. Aaaah aaah ne partiler düzenlerdik ne eğlenirdik . O zamanlar eğlenmek bile güzeldi..Artık hiç birşey eskisi gibi güzel değil sanki.... Sanırım büyüdükçe güzellik kavramıda farklılaşıyor ....


17-18 yaşlarındayken büyüyorum diye mutlu olurken şimdi yaşlanıyorum diye hüzünleniyorum..Hayat ne garip değilmi . Ama biliyorum ki her yaşın ayrı bir güzelliği var ve ben bu güzellikleri doya doya yaşamaya çalışıyorum her ne kadar hayat bazen beni yorsada...


Her haliyle hayat yaşamaya değer bence... Her anın tadını çıkarmak lazım..Çünkü bunun geri dönüşü yok..

İnşallah yeni yaşım mutlu huzurlu ve sağlıklı geçer... Ailem ve tüm sevdiklerimle birlikte uzun mutlu ve sağlıklı bir ömür versin rabbim...

16 Kasım 2008

GÜL TATLISI , P.D.Ç.S.# 30

Güzel bir hafta geçirmek dileğiyle herkese merhaba...

Bugün size çok güzel bir tatlı tarifi vereceğim. "sende her tarife güzel diyorsun" dediğinizi duyar gibiyim ama güzele güzel demek lazım değilmi... Bu tarifi Kekun kutusunun üzerinden almıştım. Ne yalan söyleyeyim ilk deneyeceğim zaman sonuçtan pek umutlu değildim. Ama sonra tatlım beni utandırdı. Öyle güzel olduki şaştım doğrusu...İçindeki kekun ve irmik süper bir tatlı çıkarmıştı ortaya...Ağızda dağılışı ve şerbetle bütünleşmiş tadı süperdi...Benden söylemesi sizden denemesi ....İşte size tarif ..
GÜL TATLISI

Malzemeler :
1 paket sade kekun
1 su bardağı irmik
1/2 su bardağı yoğurt
1/2 su bardağı sıvıyağ
1 yumurta
100 gr tereyağ


Şerbeti İçin:

3 su bardağı su

2,5 su bardağı şeker

1/2 limon suyu



ilk olarak tatlımızın şerbetini hazırlayalım.. Şeker ve su bir tencereye konularak kaynatılır şerbetimiz kıvam almaya başlayınca limonumuz sıkılarak 5-10 dakika daha pişirilip ocaktan alınıp soğumaya bırakılır

Hamurumuz için tüm malzemeler karıştırılarak hamurumuz yoğrulur. Hamurumuz 3-4 parçaya bölünerek merdane ile 1-2 cm kalınlığında açılarak çay bardağı ile 6 adet yuvarlak kesilir.

Kesilen yuvarlaklar alttaki resimde oldğu gibi üstüste konarak en altta kalan yuvarlağın kısmından başlayarak sarılır ve ortadan ikiye kesilir. Hazırladığımız güllerimizin uç kısımları elle biraz düzeltilerek tepsiye dizilir. Bu şekilde tüm hamurumuzu bitirince tatlımızı önceden ısıtılmış 170 derece fırında yaklaşık 20-25 dakika pişirilir.

Fırından çıkan tatlılarımıza sıcakken soğutulmuş şerbet dökülür.


Ayrıca bu tarifimi P.D.Ç.S.E. 30'a ev sahibeliği yapan sevgili Susamçörekotu ablama gönderiyorum. Kendisine ince daveti için teşekkür edip kolay gelsin diyorum

13 Kasım 2008

KAKAO SOSLU KEK

Eveet nerde kalmıştık.. Davet masamızda kalmıştık masamızın en güzel mamasının tarifini vermeye gelmiş sıra... Bu tarifle etkinlikler sayesinde tanışmıştım. İyikide böylesine güzel bir tarifle karşılaşmışım çok leziz mis gibi bir kek. Islak kek gibi ama daha farklı bir lezzeti var. Kek yapıldığı gün bitti ve ev ahalisi ertesi gün aynı kekten bi daha istedi... Hindistan cevizi ve çikolanın muhteşem uyumu bir kez daha kendini gösterdii..
Hepinize güzel bir haftasonu dileyerek tarife geçiyorum
KAKAO SOSLU KEK

Malzemesi:

5 yumurta
2 su bardagi seker
1 su bardagi süt
1 su bardagi sivi yag
1 paket vanilya
1 paket kabartma tozu
3 su bardagi un

Sosu icin:
2 su bardagi sut
3 yemek kasigi kakao
1/2 su bardagi seker

Uzerine :
Hindistan cevizi

Önce kekimizin sosunu hazırlayalım.. Sos için süt, kakao ve şeker küçük bir tencerede sürekli karıştırılarak kaynatılır. İyice kaynayınca altını kısıp kısık ateşte 5-10 dakika daha pişirip altı kapatılıp sosumuz soğumaya bırakılır.

Sosumuz soğurken bizde diğer tarafta kekmizi hazırlayalım . Kekimiz için önce şeker ve yumurtalar çırpılır. Sonra sıvı malzemeler eklenir ve karıştırılır. Son olarakta elenen un kabartma tozu ve vanilya eklenerek kek hamurumuz hazırlanır.

Hazırladığımız kekimizi büyük dikdörtgen bir borcama döküp önceden ısıtılmış 180 derece fırında pişirilir.


Kek pişince soğumaya bırakılır. İyice soğuyan kekimiz kare şeklinde dilimlenerek sosa bulamak için hazır hale getirilir.

Kestiğimiz keklerimiz önce hazırladığımız kakaolu sosa iyice batırılır. Her tarafı iyice ıslanıp kek sosu çekince hindistan cevizine bulanır. Her tarafı hindistan cevizi ile blanan keklerimiz servis tabağına alınarak servise sunulur..

Afiyet olsun efendim

12 Kasım 2008

MUHALLEBİLİ KURABİYE

Davet masamdaki ikramların tarifleriyle devam edeyim ....
Sırada yazın limonlusunu , kışın portakallısını yapabileceğiniz muhallebili süper bir kurabiye var. Dışardan bakıldığında normal un kurabiyesi gibi ama bir ısırınca içinden misler gibi buram buram muhallebinin ağzımızda dağıldığı enfes bir tat bence. Bu tarifte benim favorilerim arasındadır denemeyenler kesin denemeliler yani benden söylemesi.
Bu tarifin aslı sahibi sevgili Haticecim 'miş. Bunu tatlı bir tesadüf sonucu öğrenmiş oldum. İyikide tesadüf olmuş bu sayede sevgili haticenin harika bloğunu keşfetmiş oldum.. Sizlerde mutlaka uğrayın derim .Çok güzel şeyler bekliyor sizi...Tekrar teşekkürler haticecim tarif için ..... İşte tarifimiz ;
MUHALLEBİLİ KURABİYE

Malzemeler:

125 gr. oda sıcaklığında tereyağ
1 çay bardağı sıvıyağ

1 adet yumurta
1 çay bardağı yoğurt
1 çay bardağı toz şeker
1 çay bardağı irmik
1 paket kabartma tozu
Aldığı kadar un


Muhallebisi için:

3 çay bardağı süt,
3 çorba kaşığı nişasta
1 çay bardağı şeker,
1 paket vanilya
1 limon suyu
1 limon kabuğu rendesi



Ön olarak muhallebimizi hazırlayalım. Muhallebimiz için bir tencereye süt, nişasta , şeker ve limon kabuğu rendesi karıştırılarak muhallebi kıvamına gelene dek pişirilir. Pişen muhalebimize ocaktan alınırken vanilyamız ilave edilir. Muhalelbimiz ılınınca limon suyumuz eklenerek güzelce karştırılır ve soğumaya bırakılır.

Muhallebimiz soğurken , hamur için gerekli tüm malzemeleri karıştırarak yumuşak ele yapışmayan bir hamur elde edilir.

Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar alınarak elde açılır, ortasına soğumuş muhallebi konular ve kapatılır. Kapadığımız kısım alta gelecek şekilde yağlı kağıt serilmiş tepsiye dizilir.

Önceden ısıtılmış 170 derece fırında üzeri hafif pembeleşene kadar pişirilir. Pişip soğuduktan sonra üzerlerine pudra şekeri serpilerek servise sunulur.

10 Kasım 2008

PİZZA POĞAÇA, P.D.Ç.S.# 29

Herkese mutlu , sağlıklı ve huzur dolu bir hafta diliyorum.
Davet masamdan yeni bir tarif daha. Bu tarifte , menüdeki soslu kek ve kurabiye büyük kızım hazalın seçimi... Artık menülerimi o belirler oldu. Aklına gelen bir şey varsa hemen onu ekliyor menüye...
Bu tarifte Hazalın en sevdiği poğaçalardan biri :) o öyle diyo.. Ama yapınca kaç tane yiyor sizce " zor bela 1-2 tanecik .

"Hani çok seviyordun yap yap diye tuttruyordun " diyorum
" eee anne sende 1 tepsi yapıyorsun ben okadar yiyebilirmiyim daha küçüğüm ben küçüük" diyor bilmiş bilmiş ..

İş yemeğe gelince hep küçülüyoruz nedense utanmasa kundağa girecek kadar küçülecek ...Neyse zorlamıyorum artık ne isterse onu yesin.

Yine sözü çok uzattım galiba... İşte size mis gibi yumuşacık hem pizza hem poğaça tadında süper bir tarif . Bu tarifin özelliği instant mayayla yapılıyor olması ve mayalandırma süresinin kısalığı . Acil misafirleriniz için bile hemen yapabilirsiniz. Allah bu insatant mayaları çıkaranlardan razı olsun valla ... Diğer malzemeler her poğaçada kullandığımız malzemeler kolay ve çok leziz bir tarif ve bir o kadarda yumuşacık poğaçalar..

PİZZA POĞAÇA
Malzemeler
1 su bardağı ılık süt
1 su bardağı su
1 su bardağı sıvı yağ
1 yumurta beyazı
1 paket instant maya
1 yemek kaşığı şeker
1 yemek kaşığı tuz
Aldığı kadar un

Üzeri İçin
1/4 kalıp beyaz dilimlenmiş peynir
1 çay bardağı kaşar rendesi
2 domates
2 sivri biber
1 yumurta sarısı

Unumuzu eleyerek içine mayamızı katıp karıştıralım.Daha diğer tüm malzemeler katılarak yumuşak bir hamur elde edelim.
Hamurumuzun mayalanmasını beklemeden hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp elimizde biraz açıp ortasını bastıralım bastırdığımız kısma domatesi ,biberi, peynirleri ve zeytini koyarak hazırlanan poğaçamız yağlı kağıt serilmiş tepsiye dizilir ve kenar kısımlarına yumurta sarısı sürüp tepsi mayası için 1 saat bekletilir.
Önceden ısıtılmış 180 derece fırında üzerleri kızrana dek pişirip fırından çıkınca yumuşacık yumuşacık yiyelim.. Afiyet şeker olsun.
Ayrıca bu tarifimide yine P.D.Ç.S.E. 29 ev sahibeliği yapan sevgili Karabiber arkadaşıma gönderiyorum. Kendisine teşekkür edip kolay gelsin diyorum.

7 Kasım 2008

KIRMIZI BİBER TURŞUSU , P.D.Ç.S.# 29

Hafta sonu arkadaşlarıma hazırladığım masam ... Nelermi vardı neler neleer ,

Kakao soslu kek
Pizza poğaça
Muhallebili kurabiye
Patatesli sucuklu milföy
Poğaça
Kısır
Kırmızı biber turşusu


Hepsinin tarifini sırayla yayınlayacağım.. Kurabiye ve keki şiddetle denemenizi tavsiyeme ediyorum ona göre... Ama onlardan önce size harika kırmızı biber turşumun tarifini vereceğim.. Hazır kırmızı biberin sezonu bitmemişken hemen yapabilmeniz için bende hemen yayınlıyorum tarifi...Hem meze hem salata olarak ikram edebileceğiniz çok güzel bir alternatif acı sevenler için ideal...

Ayrıca bu tarifimide yine P.D.Ç.S.E. 29 ev sahibeliği yapan sevgili Karabiber arkadaşıma gönderiyorum. Kolay gelsin tatlım.


KIRMIZI BİBER TURŞUSU



Malzemeler :

5 kg kırmızı biber
1/2 kg acı biber
1/2 kg yeşil sivri biber
2 demet maydanoz
500 lt elma sirkesi ( 1 küçük şişe)
1 kavanoz sıvıyağ (500 gr'lık)
Tuz
3 büyük bütün sarımsak



Önce tüm malzemeyi yıkayıp süzdürüyoruz biberlerimizin acılar hariç içlerini çıkartıp temizliyoruz.

Ardından kırmızı biberlerimizi ( kabuğunu soymadan) 3 parmak kalınlığında kesiyoruz , acı biberlerimizi de tohumlarını çıkarmadan 1 parmak kalınlığında kesiyoruz yeşil biberleride aynı büyüklüklte kesiyoruz .

Maydanozlarımızıda çok kalın olmayacak şekilde doğruyoruz. Sarımsaklarımızı soyup bıçalka 2-3 kesiyoruz...

Tüm ön hazırlıklarımızı bitirdikten sonra büyükçe bir tencereye önce kırmızıbiberleri sirke ve yağımızıda döküp tencerenin kapağını kapatalım. 10 dakika pişirdikten sonra diğer biberlerimizi tuzumuzu ve sarımsağımızı ekleyelim ve kırmızı biberler yumuşayana kadar pişirelim. Ateşten almaya yakın maydanozlarımızı koyup altını kapatalım..

Sıcakken kavanozlarımıza doldurup ağzını sıkıca kapatalım. Sıkça kullanmadığımız bir odanın köşesine battaniye veya kalın birşey serip üzerine gazete kağıdı serelim ve kavanozlarımızı ağızları aşağıya gelecek şekilde battaniyenin üzerine yerleştirip üzerlerini battaniye ile kapatıp 2-3 gün süre ile burada bekletelim ki bozulmaya karşı mayalanmalarını sağlayalım.

Ertesi gün kavanozları kontrol edip kapakları atan varsa ( bende hiç olmadı ağızlarını sıkıca kapatırsanız atmaz.) açıp buzdolabına koyup tüketin.

Eğer atmamışlarsa mutfağınızda veya kilerinizde istediğinz yere koyup kışın istediğinizde tüketebilirsiniz.

5 Kasım 2008

MEYVELİ KEK , SOBE , P.D.Ç.S.# 29

Kış olunca nedense kek olarak tercihim ya kuru meyveli kek ya mis gibi portakallı bir kek yada sıcacık kakaolu bir kek olur. Eee kışta usul usul kapıdan göründüğüne göre zaman kek yapma zamanı .... Vee tercih bol çeşitli mis gibi aromalı rengarenk bir kek ...

Eveet eveet ondan bahsediyorum alttaki simitlerle beraber ikram ettiğim mis gibi meyveli kekim huzurlarınızda efendim. Kendileri oldukça renkli , lezzetli , misler gibi kokulu bir kektir.


Neyse sözü çok uzatmadan sizleri kekimle başbaşa bırakıyorum ,

MEYVELİ KEK

Malzemeler :


4 Yumurta

1 su bardağı zeytinyağı

1,5 su bardağı şeker

2,5 su bardağı un

1 kabartma tozu

1 vanilya

1 su bardağı meyve kurusu


Yumurta ve şeker çırpılarak iyice köpürtülür sonra üzerine zeytinyağı dökülür çırpılmaya devam edilir. Üzerine vanilya eklenir ve daha sonra elenmiş un ve kabartmaz tozu eklenerek çırpılır.

Kek hamurumuzu hazırlarken kuru meyveleri yıkayıp havlu kağıtla güzelce kurulayıp birazcık un serpip hazırladığımız kek hamurunun üzerine orantılı bir şekilde döküp bir çatal yardımı ile biraz karıştıralım.

Hazırladığımız kek hamurumuz yağlanmış kek kalıbına dökülerek önceden ısıtılmış 180 c fırında pişirilir. Çıkınca üzerine nemli bez konur ( kabuğu sertleşmesin diye) ve 10 dakka içinde servise hazırdır. Afiyet şeker olsun



Bu tarifimde P.D.Ç.S.E. 29 ev sahibeliği yapan sevgili
Karabiber arkadaşıma gitsin. Kolay gelsin tatlım. Sevgiler

Bu arada unutmadan sevgili pastaveyemek arkadaşım beni sobelemiş.. Eee sobemizi cevaplayalım değilmi. İşte soru ve cevaplarımız ,


Yaşam Felsefeniz Nedir?

Neşe , sağlık , saygı ve sevgi bunlar bir arada olunca ister istemez felsemeniz belli oluyor.

İnsan?

En karmaşık varlık.Kimi zaman anlaşılmayan , anlaşıdıkça karmaşıklanan , sevgi ve saygı dolu olanı dünyalara bedel olan bir fani :))

Hayatta Olmazsa olmaz dediğin üç şey?

Ailem -Sağlık-Mutluluk

Mululuk Size Neyi İfade Ediyor?

Sevgi , saygı , hoşgörü , gönül huzuru sıcacık ve sevgi dolu bir yuva..

Gözler?

İnsanı ele veren , gizlemeye çalışıp gizleyemediklerimizi ortaya çıkaran en önemli organımız.

Yalana Karşı Verdiğiniz Tepki Ne Olur?

Çok kızarım... Kolay affetmem


Güzellik?

Kalp , ruh güzelliği önemli. Yüz güzelliğine 3 gün bakılıyor. İnsanı insan yapan ruhunun güzelliği..

Sevgi ve Aşkın Tanımı?

Tanımsız bir şey . Aslında tanımsız olan aşk , sevgi her daim belli eder kendini beraberinde saygıyıda getirir. Her zaman ışıldayan gözlerle bakmamıza sebep olur.

Sevgimi? Aşk mı?

Sevgi aşkıda beraberinde getirir bence . Sevmeden aşık olunurmu

Hangi Tür Müzik Neden?

Ben sanat müziğini çok severim . Adeta ruhumu dinlendirir.Ama kulağa hoş gelen her türlü müziği dinlerim ... Çok tantanalı müzikleri uzun süre dinleyemiyorum yorucu oluyorlar. Yaşlandık mı ne ? :)

Değiştirme Şansınız Olsaydı Değiştirmeyi Düşündüğünüz 3 Şey?

Hastalıkları - sağlıkla , Mutsuzlukları- mutlulukla , Zengini- Fakirle

Dost?

Her insana gerekli olan başını gönül rahatlığıyla yaslayıp dertleşebileceğin her anında yanında olabilen en iyi arkadaş..

Bilgisayar?

Çağımızın hastalığı.. İyi kullanıldığında her derde deva , kötü kullanıldığında her eve bela bir alet :)

Sizi İfade Ettiği Bir Resim Yayınlarmısınız?

Eksiği var fazlası yok valla.. Buna bide işyerindeki hallerimi eklersek tam olur... :)) İşte karşınızda Hülya sultan :))


Sobenin kuralı cevapları yazınca bir kaç kişiyi sobelemekmiş.. Bende aşağıdaki arkadaşlarımı sobeledim..Hadi kızlar pamuk eller klavyeye :))

sevgili adaşım hülya , sevgili hurişçim , sevgili yasemin , sevgili perilim ve sevgili Ümran evet sobe sizde kızlar buyrun..

3 Kasım 2008

SÜPER SİMİt, P.D.Ç.S. # 29

Günaydınlaar ;Güzel bir haftaya başlamak dileğiyle...Herkese kucak dolusu sevgiler ..

Dün çok sevdiğim 17 yıllık arkadaşım , sırdaşım can dostum canım sühelyacımla beraberdik çok güzel bir gün geçirdik . Uzun zamandır özlediğim güzel sohbetlerle çok güzel anlar yaşadım. Süheylacım en kısa zamanda tekrarlayalım canımcıım. Düne ait masam ve birbirinden güzel tariflerim olacak sizlere. Ama o tarilerden önce arşivde yayınlanmayı bekleyen harika bir tarif var sırada..


Sevgili Arzuncum'dan aldığım süper bir simit bu , tarifi aynen aktarıyorum sizlere denemeyenler çok şey kaçırmış bence.. Süper bir simit tarifi bu . Şuan ziyarete gelipte bu simiti denemeyen varsa hemeen denesin derim helede çocuklu hanımla hemeen mutfağa koşsun . Eee hadi niye hala burdasınııız...

Alttaki resimdeki meyveli kekimin tarifi de en kısa zamanda gelecek...

Unutmadan nazar boncuğunu açıklayayım size ukalalık veya kendini beğenmişlik olarak algılanmasın lütfen. Resimleri çekerken alt kat komşumuzun kızı koydu onu simitlerin ortasına. Amaan ablama nazar değmesin diye.. :)))

SİMİT

Malzemeler :

1 su bardağı ılık süt

1 su bardağı ılık su

1 çay bardağı sıvıyağ

1 paket yaşmaya

1 tatlı kaşığı tuz

1 tatlı kaşığı şeker

Aldığı kadar un ( yaklaşık 5 su bardağı kadar )


Sosu için:

2 yemek kaşığı pekmez

2 yemek kaşığı sıvıyağ

1 çay bardağı su

Üzeri için:

Bolca susam




Tüm hamur malzemeleriyle yumuşak bir hamur yoğuralım ve 1 saat mayalandıralım. Sos için olan malzemeleri karıştıralım.

Mayalanan hamuru 20 eşit parçaya bölün. Bezeleri uzunlamasına yuvarlayıp, rulo şekli verin. İki ruloyu alıp, birbirine dolayın ve birleştirip, simit şekli verin.

Tepsinizi yağlayın yada yağlı kağıt serin. Hazırladığınız simitleri önce sosa, sonrada susama batırıp; tepsiye dizin. Tepside 1 saat daha mayalandırın. Kabaran simitlerinizi 180 derecede üzerleri kızarana kadar pişirin. Sonrada çayınızın yanında sıcacık, misss gibi afiyetle yeyin. Bu ölçeden 10 adet simit çıkıyor.

Bu tarifimde P.D.Ç.S.E. 29 ev sahibeliği yapan sevgili Karabiber arkadaşıma gitsin. Kolay gelsin tatlım. Sevgiler

1 Kasım 2008

DOMATES ÇORBASI VE ÖZBEK PİLAVI

Herkese güzel bir hafta sonu dileyerek başlayayım...Güzel bir hafta sonunun ardından mutlu , huzur dolu güzel bir haftaya başlamanız temennisiyle herkese kucak dolusu sevgiler..

Bugün sizlere domates çorbasının tarifini vereceğim . Herkesin kendine ait bir domates çorbası vardır ama yinede ben benimkini yazayım size.. Sıcak sıcak mis gibi bir çorba ...

DOMATES ÇORBASI

Malzemeler :

4 olgun domates
1 yemek kaşığı tereyağ
1 yemek kaşığı salça
1 yemek kaşığı un
1,5-2 litre sıcak su
1 avuç tel şehriye
Tuz, Kırmızı biber, Nane


Öncelikle domateslerimiz 10-15 dakika kaynamış suyun içinde bırakılarak kabuklarının soyulması sağlanır. Sudan çıkardığımızda kabuklar zar gibi ayrılır.
Kabukları soyulan domatesler robota çekilerek sulu bir püre haline getirilirler. Süzgeçten geçirilerek çekirdekleri ayrılır.

Tencerede terayağı eritilerek 1 kaşık unumuz ilave edilip güzelce kavrulur. Ardından salçası ilave edilip eritilir. Domateslerimiz eklenir domatesler eklenince katı bir püre haline gelen karışım su ilave edilerek hemen blendıra vurulur ( topaklanmasın diye)
Sıcak suyumuzun ardından tuzumuz, biberimiz ve tel şehriyemiz ilave edilip çorbamız şehriyeler pişene kadar kaynatılır. Kaynayan çorbamızın altını kapatıp 1 şeker kaşığı nanemizi ilave edip karıştırıp sıcak sıca mis gibi servise sunalım...



Bu resim daha öncede yayınladığım harika bir lezzet olan özbek pilavına ait . Denememiş olanlara özellikle denemelerini öneririm. Benim evde en çok sevilen pilavdır. Hem lezzetli ve bir o kadarda vitamin deposu... Tarif için buraya buyrun